Haber

Yargıtay kararı

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, ticari hayatın tartışmalı konularından biri olan teminat senedine ilişkin emsal karara imza attı. Yargıtay; Senedin içinde yazan “teminat” kelimesinin, teminatın ne olduğu açıklanmadıkça tek başına senetin teminat olduğu anlamına gelmediğine karar verdi.

Senetin borçlusu mahkemenin kapısını çalarak, hakkında başlatılan icra takibine destek verilen senetin teminat senedi olduğunu bildirdi. Takip desteği, taraflar arasında geçerli olan bayilik sözleşmesinin “Garanti” başlıklı 12. maddesine uygun olarak düzenlenip alacaklıya teslim edildiğini, anılan hususta metindeki bedelin taraflarca anlaşıldığını ileri sürmüştür. çekmece ve lehtar olup, senedin arka yüzüne de “teminattır” şerhi konulmuştur. Senetin teminat olarak boş verildiğini, ihraç ve vade tarihlerinin sonradan doldurulduğunu, senedin tahrif edildiğini ve bedelinin sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, itirazın kabul edilmesini, takibin iptalini ve alacaklının kötü ödemeye mahkum edilmesini talep etti. inanç tazminatı, asıl alacağın yüzde 40’ından az olmamak üzere. Davalı ise, borçlunun takip senedini düzenleyerek alacaklıya verdiğini kabul ettiğini, senedi geçersiz kılacak tüm iddiaların senetle ispat edilmesi gerektiğini, herhangi bir yazılı delil ibraz etmediğini savundu. borçlu tarafın iddiasını kanıtlamak.

9. İcra Mahkemesi; takibin iptaline karar verdi. Sanık avukatının temyize gitmesi üzerine devreye giren Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, kararı bozdu. Yargılamada yine Mahkeme ilk kararında direndi. Davalı temyiz başvurusunda bulununca bu kez Hukuk Genel Kurulu devreye girdi. Takip destek notunun arka yüzünde aşağıdaki ibarenin bulunduğunun anlaşıldığının vurgulandığı kararda, şu ifadelere yer verildi: “Senede teminat kaydı bulunsa dahi ne olduğu belirtilmediği için bu kayıt senedin münhasır niteliğini ortadan kaldırmaz. takip edilen senetin döviz niteliğini etkilemeyeceği ve borçlunun teminat senedi olduğu, alacaklının imzasını taşıyan ve senedinde açık atıf yapan İİK 169/a’daki yazılı belgelerle ispat edilememektedir. Kanun Genel Kurulu’nda da kabul edilen yasa tasarısı Özel Daire tarafından bozuldu.Karara uyulması gerekirken bir önceki kararda direnmek adetten değil.Direnme kararının, kabulü ile bozulmasına oybirliğiyle karar verildi. alacaklının avukatının itirazları.” – BURSA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu