Küba- Türkiye bağlantılarında tarihi gün yaşanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Küba Devlet Başkanı olan Miguel Mario Diaz-Canel Bermudez Türkiye’ye geldi. 24 Kasım’a kadar Türkiye’de kalacak Diaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmi merasimle karşılandı.
ERDOĞAN, DİAZ’I KÜLLİYENİN GİRİŞİNDE KARŞILADI
Küba Devlet Başkanı Diaz’ı bulunduğu makam aracını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önündeki caddede karşılayan süvariler, araca protokol kapısına kadar eşlik etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diaz’ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin ana giriş kapısında karşıladı. Erdoğan ve Diaz’ın tören alanındaki yerlerini almalarının ardından, 21 pare top atışı eşliğinde iki ülke milli marşları çalındı. Diaz, Muhafız Alayı Tören Kıtası’nı selamladı. Merasimde, tarihte kurulan 16 Türk devletini temsil eden bayraklar ve askerler de yer aldı. İki ülke heyetlerinin takdimi sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Diaz merdivenlerde Türkiye ve Küba bayrakları önünde poz verdi.
27 YIL SONRA BİR İLK
27 yıl sonra Türkiye’ye gelen ilk Küba Devlet Başkanı olan Diaz, görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’la birlikte kameralar karşısına geçerek ortak basın açıklaması yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları:
“Küba’dan Türkiye’ye devlet başkanı düzeyindeki son ziyaret devrim lideri Fidel Castro tarafından belediye başkanlığım döneminde İstanbul’da düzenlenen Habitat vesilesiyle 1996 yılında gerçekleşmişti. 2016 yılında Küba’ya Türkiye’den Cumhurbaşkanı seviyesinde birinci resmi ziyareti yapmıştım.
“ZİYARET AYRI BİR ÖNEM TAŞIYOR”
Sayın Devlet Başkanı’nın ziyareti, ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin tesisinin 70. yıldönümüne denk gelmesi bakımından ayrı önem taşıyor. Sayın Devlet Başkanı ve heyetine bir kez de sizlerin huzurunda hoşgeldiniz diyorum. Ağustos ayında Makanzaz’da meydana gelen patlamalarda ve eylül ayında kasırgada hayatını kaybedenler için taziyelerimi tekrar iletiyorum.
“KÜBA İLE İŞBİRLİĞİNİ ARTIRMAYI ÖNEMSİYORUM”
Latin Amerika ve Karayipler bölgesiyle ilgilerimiz dış siyasetimizin temel sütununu oluşturuyor. Küba ile işbirliği ve dayanışmamızı artırmayı bilhassa önemsiyorum. Küba’dan ülkemize yönelik üst düzey ziyaretlerin artmasından özellikle memnuniyet duyuyorum.
TİCARET HACMİ 200 MİLYON DOLARA ÇIKIYOR
Devlet Başkanı ile görüşmelerimizde Türkiye-Küba ilişkilerini tüm cepheleriyle ele aldık. İşbirliğimizi kuvvetlendirmek yönünde güçlü iradeye sahip olmamızı görmek bizleri ayrıca memnun etti. Küba’ya yıllardır uygulanan tek taraflı yaptırımların tesiri aşikardır. Bedelli dostumla ticaret hacmimizi 200 milyon dolara çıkarma kararlılığımızı teyit ettik. Güç, turizm, inşaat, tarım, kalkınma, sıhhat ve etraf üzere alanlarda mevcut işbirliğini geliştirme imkanlarını değerlendirdik.
“FİRMALARIMIZIN KÜBA’YA İLGİSİ ARTTI”
Yaptırım zorluklarına karşın firmalarımızın Küba’ya ilgisinin arttığını görüyoruz. Sayın Devlet Başkanı’nın İstanbul’da iş dünyamızla yapacağı temasların ziyadesiyle verimli geçeceğine inanıyorum. İstanbul ve Havana arasında haftada üç sefer düzenleyen THY, sosyal ve kültürel ilişkilerimize katkı yapıyor. İnşallah önümüzdeki dönemde Türk şirketlerinin Küba’daki yatırımları daha da artacaktır.
İKİ ÜLKE ORTASINDA ORTAK AŞI YATIRIMI
TİKA’nın Küba’da ziraî kalkınma alanında sağladığı teknik dayanağı sürdüreceğiz. Koronavirüse karşı kendi yerli aşılarını geliştirmiş sayılı ülkeler ortasındayız. Bundan sonraki süreçte ortak aşı yatırımlarına girmeyi ikili görüşmemizde ele aldık. Bu alanda işbirliğimizi çok daha ileri düzeylere taşıyacağız.
“AFRİKA’YA GÖNDERİLEN TIBBİ EKİPLER CAN SİMİDİ OLDU”
Küba’nın Afrika başta olmak üzere gönderdiği tıbbi ekipler adeta can simidi olmuştur. Türkiye de Afrika’da tıpkı anlayışla asırlar boyunca sömürülen insanlara yardımcı olmak üzere ağır uğraş sarf ediyor. Sayın Devlet Lideri ve heyetine ziyaretleri için teşekkür ediyor, dost Küba halkına şahsım ve milletim ismine selamlarımı iletiyorum. Bugün aldığımız kararların, imzalanan muahedenin hayırlara vesile olmasını diliyorum.”
Erdoğan’ın açıklamalarının ardından sözü alan Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz Canel, şunları söyledi:
“Size, Türk makamları ve Türk halkına cana yakın sıcak karşılama için çok teşekkür ediyoruz. Türk halkının kıymetlerini, varlıklı tarihi ve kültürünü her vakit kıymetli gördük. Bizler için burada bulunmak bir onurdur. Saygıdeğer Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çok teşekkür ediyoruz. Diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 70. yılına denk gelmesi açısından bu ziyaretimiz önem taşıyor.
“ORTAK KARARLILIĞIMIZI GÖRDÜK”
Sayın Erdoğan’la ikili görüşmemizde, heyetler ortasında görüşmelerimizde meyve veren bir çalışma gerçekleştirdik, ortak kararlılığımızı gördük. Mevcut fırsatları kıymetlendirmek, ticareti güçlendirmek konusunda mutabakata vardık. Güzel bir tempo oluşturduğumuzu düşünüyorum.”
TİCARİ MÜNASEBETLER ÇEŞİTLENDİRİLECEK
Son aylarda ticari ikili bağlar konusunda mevcut ilerleme olsa da çok daha çeşitlendirmek konusunda mutabık kaldık. Sayın Erdoğan’a Küba’nın taahhüdünü, biyoteknoloji, yenilenebilir güç, sıhhat, eğitim, kültür alanlarında devam edeceğimiz konusunda taahhüdümüzü tabir ettik. Birlikte bir hükümetlerarası sistemin, ekonomik ve ticari bağların ilerlemesi üzerinde görüşmelerimizi sağladık. Sayın Erdoğan’a TİKA’nın sağladığı dayanaklar konusunda, tarım ve öncelikli alanlarda yapılan çalışmalardan ötürü şükranlarımı tabir etmek istiyorum.
“AFRİKA’YA YARDIMLARI BİRLİKTE SAĞLADIK”
Ekvator Ginesi’nde yapılan çalışma bir örnektir. Afrika ulusuna yardımları birlikte sağladık. Halkımız adına, ekonomik finansal ablukanın, ABD tarafından uygulanan ablukaya karşı desteklerinden dolayı çok değerli gördüğümüzü ifade etmek isterim. 1996 yılında sayın Fidel Castro’nun ziyareti gerçekleşmişti İstanbul’da. Burada çok güzel anılarımız var. Sayın Erdoğan’ın Havana’yı ziyaret edişi çok uygun bir hatıra bıraktı bizde.”
